Batı’dan Kiev’e Yeni Sinyaller: Hava Savunmasında Yol Ayrımı mı?

5 Temmuz 2025 günü dünya diplomasi trafiği açısından dikkat çekici bir yoğunluk yaşandı. ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenski ve Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile aynı gün içinde ayrı ayrı telefon görüşmeleri gerçekleştirdi. Görüşmelerin ortak noktası ise Ukrayna’nın hava savunma sistemleri konusundaki acil ihtiyacıydı. Özellikle Rusya’nın son haftalarda artırdığı füze ve İHA saldırıları, Kiev’in savunma kapasitesini zorlamaya devam ediyor.

Trump-Zelenski Görüşmesi: “Yardım Etmek İstiyorum”

ABD merkezli Axios haber sitesine konuşan kaynaklara göre, Başkan Trump ile Cumhurbaşkanı Zelenski arasındaki telefon görüşmesi yaklaşık 40 dakika sürdü. Görüşmenin ana gündemini, Ukrayna’nın hava savunma sistemlerine duyduğu acil ihtiyaç oluşturdu. Axios’un haberine göre Trump, Ukrayna’ya bu konuda yardımcı olmak istediğini ve neden bazı yardımların durdurulduğunu inceleyeceğini belirtti.

Bu açıklama, ABD’nin son dönemde Ukrayna’ya yönelik bazı askeri sevkiyatları yavaşlatması ya da askıya almasıyla ilgili tartışmaları da yeniden alevlendirdi. Özellikle Patriot sistemleri, NASAMS ve benzeri hava savunma ekipmanlarının Kiev’e teslimatı konusundaki belirsizlik, Zelenski yönetimini kaygılandırıyor.

Zelenski cephesi ise görüşmeye dair yaptığı açıklamada, iki ülke temsilcilerinin “hava savunması ve diğer silah sistemleri” konusunda yüz yüze bir toplantı gerçekleştirmek üzere mutabakata vardığını duyurdu. Bu da ABD-Ukrayna ilişkilerinde hava savunması odaklı yeni bir diplomatik temas sürecinin başlayacağına işaret ediyor.

Trump-Merz Görüşmesi: ABD’den Garanti Yok

Aynı gün gerçekleşen bir diğer önemli görüşme ise Trump ile Almanya Başbakanı Friedrich Merz arasında oldu. Alman Der Spiegel dergisine göre, görüşmenin ana gündemi yine Ukrayna’daki savaş ve hava savunma sistemleri konusuydu. Ancak bu görüşmede dikkat çekici bir detay vardı: Trump, Almanya’ya Ukrayna’ya silah gönderilmesi konusunda herhangi bir taahhütte bulunmadı.

Bu tavır, Trump’ın Ukrayna meselesinde daha mesafeli ve Avrupa ülkelerini daha fazla sorumluluk almaya teşvik eden yaklaşımını yansıtıyor. Trump’ın özellikle seçim öncesi “Amerika önce” politikası çerçevesinde dış yardımları yeniden değerlendirmeye aldığı biliniyor.

Almanya’dan “Patriot” Hamlesi: ABD Sessiz

Mayıs ayında Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius’un ABD’ye “Patriot” hava savunma sistemlerini satın almayı ve bu sistemleri Ukrayna’ya vermeyi teklif ettiği ortaya çıkmıştı. Bu teklife göre, Patriot’ların parasını Almanya ödeyecek, teslimat ise ABD tarafından gerçekleştirilecekti.

Almanya bu öneriyi Pentagon’a iletti. Ancak ABD tarafı bu öneriye resmi bir yanıt vermediği gibi, NATO’nun son Haga Zirvesi de dahil olmak üzere konu kamuoyuna açık bir şekilde gündeme getirilmedi. Alman Savunma Bakanlığı, Temmuz ortasında Bakan Pistorius’un Washington’a giderek bu konuyu yeniden masaya yatıracağını açıkladı.

Seçim Süreci ve ABD’nin Temkinli Duruşu

Trump’ın Ukrayna’ya yönelik askeri yardımlar konusunda açık bir tutum sergilememesi, yaklaşan başkanlık seçimleriyle de ilişkilendiriliyor. Trump, 2020 kampanyasından bu yana Amerikan askerlerinin yabancı savaşlara dahil edilmesine karşı çıkıyor ve ABD’nin dış yardımlarını sorgulayan bir söylem benimsiyor.

Bu nedenle Ukrayna’ya yönelik yardımların devam edip etmeyeceği, Trump yönetiminin iç kamuoyundaki dengeleri nasıl gözeteceği ile de yakından bağlantılı olacak. Özellikle de Ukrayna savaşının ABD ekonomisi üzerindeki yükü, Trump taraftarlarının dikkatle takip ettiği bir konu.

Sonuç: Hava Savunması Dosyası Yeniden Açıldı

Hem Trump-Zelenski hem de Trump-Merz görüşmeleri, Ukrayna’nın hava savunma ihtiyacının yeniden uluslararası gündemin merkezine oturduğunu gösteriyor. Almanya daha aktif bir pozisyon almaya hazır görünürken, ABD ise seçim öncesinde temkinli adımlar atmayı tercih ediyor.

Ancak Rusya’nın saldırılarının devam ettiği bir ortamda, Kiev’in acil hava savunma desteğine ihtiyacı olduğu tartışmasız bir gerçek. Önümüzdeki günlerde Washington’da yapılması planlanan görüşmeler, bu konuda yeni kararların alınmasına zemin hazırlayabilir.

Eğer ABD bu konuda geri planda kalırsa, Avrupa’nın sorumluluğu daha da artacak. Aksi durumda ise, Washington’un yeni bir askeri destek paketi açıklaması Ukrayna’ya büyük bir moral sağlayabilir. Tüm gözler, bu stratejik satranç tahtasında hangi hamlenin geleceğinde.

Related Posts

“Küresel Borç Yükü Vatandaşın Sırtına Yıkıldı”

2024 yılı, küresel ekonomi açısından yüksek borçlanma eğilimlerinin sürdüğü bir yıl oldu. Birleşmiş Milletler’in yayımladığı son verilere göre, dünya genelinde kişi başına düşen devlet borcu ortalama 11.400…

Bir Suikastçı Konuştu, Diplomasi Alarm Verdi

Dünyayı sarsan açıklama… Terör örgütü El Kaide lideri Usame bin Ladin’i öldüren özel harekât askeri, İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney hakkında şoke edici bir ifadede bulundu.…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir